BARIŞA, KARDEŞLİĞE VE UYANIK OLMAYA ÇAĞRI!
Kardeşlerim! Bütün bunları yazarken suçu emperyalistlerin üzerine atıp kendi sorunlarımızı görmezden geliyor değilim. Bizim, adalet, geri kalmışlık, özgürlük, bağnazlık, düşünce ve bilim üretememe gibi konularda büyük sorunlarımız vardır. Ama yaşadığımız şiddet ortamının asıl sebebi bu sorunlarımız değildir. Bize, yaşadıklarımızın kendi farklılıklarımızdan kaynaklanan kavgamız olduğuna inandırmaya çalışıyorlar ama biraz aklımızı kullanıp birbirimizi anlamaya çalışırsak bunun bizim kendi aramızdaki kavgamız olmadığını olmaması gerektiğini anlayabiliriz.
Kardeşlerim! Bu savaş seninle benim savaşım değil, emperyalizmin seni ve beni köleleştirmek için bize indirmek istediği ölümcül darbenin, son ve kalıcı işgalin başlangıcıdır. Emperyalistler emellerine ulaşmak için bizi bize kırdırmak istiyorlar ama biz bunun farkında olmadığımız için onların emellerine çanak tutuyoruz. Çünkü cahiliz; kendimizi ve birbirimizi tanımadığımız, iletişim kurup konuşamadığımız için birbirimizi anlamıyoruz ve böylece anlaşamıyoruz. Tarih okumuyoruz, düşmanın stratejilerini araştırmıyoruz, dünyada olup bitenleri sorgulamıyoruz, emperyalistlerin plan ve tuzaklarının farkında olmadığımız için oyuna geliyoruz.
Devlet yöneticisi, siyasetçi kardeşlerim! Farklılıkların olduğu bu ülkede sizin herhangi bir gruptan yana taraf olma hakkınız yoktur, sadece adaletten ve barıştan yana taraf olma hakkınız vardır. Siz gererseniz halk daha fazla gerilir. Siz kin ve nefret dili kullanırsanız vatandaş birbirini boğazlar. Siz siz olun, sadece adaletli ve tarafsız olun!
Kanaat önderi, düşünür, akademisyen, gazeteci, yazar kardeşlerim! Siz olayları ve olguları daha sağlıklı ve daha doğru değerlendirirsiniz. İnsanlar sizin düşüncelerinizi önemser, değerli bulur. Halka olayları açıklayın, bu sizin görevinizdir. Ama partizanca davranmayın. Sizin sertliğiniz toplumda birbirini tahrip eden ateş toplarına dönüşür de bu millete kötülük etmiş olursunuz.
Kardeşlerim! Irkımız, inancımız, mezhebimiz, ideolojimiz ne olursa olsun, ırkçılık tuzağına düşmeyelim, ideolojimizi insanlığımızın önüne geçirmeyelim. Hepimizi köleleştirecek, geleceğimizi karartacak son işgale sebep olmak istemiyorsak; kin ve nefret söylemlerini terk edelim, şiddetten uzak duralım, elimize silah almayalım. Şiddet şiddeti, silah silahı doğurur, hepimiz birbirimizi kırarız, bununla da sadece düşmanlarımızı memnun ederiz.
Kardeşlerim! Gelin sakin olalım, sorunlarımızı konuşalım, insanlık ortak paydasında buluşup birlikte barış içinde yaşayalım. Bunu hem kendimiz başarabiliriz hem de bütün dünyaya örnek olabiliriz.
Kardeşlerim! Gelin, birbirimize karşı merhametli olalım, gücümüzü ve şiddetimizi zalimlere saklayalım.
21.07.2015 Muhammet YILMAZ Eğitimci-Yazar |