SEMİNER VE KONFERANSLAR
Tüm Seminerler için Tıklayınız.
FACEBOOK
TWİTTER
Duyurular

-----

Konferanslar Seminerler Atölyeler

Amaç, İçerik ve Eğitim Süreçleri için tıklayınız 

Konferans, Seminer ve Atölye çalışması isteklerinizi
muallimmy@gmail.com e-posta adresine yazabilirsiniz.

----

Muhammet Yılmaz'ın Seminer ve Konferans Programlarından Bazıları

(Seminerlerin yeri konusu ile ilgili bilgi almak için iletişim bölümünden bilgi talep edebilirsiniz.)

 
  • 24 Şubat 2024-KONYA
  • 17 Şubat 2024-ANKARA
  • 06-07 Şubat 2024-KOCAELİ
  • 20 Ocak 2024-ANKARA
  • 09 Ocak 2024-ÇATALCA
  • 06 Aralık 2023-AKSARAY
  • 30 Kasım 2023-KONYA
  • 21 Kasım 2023-GÜNGÖREN
  • 18 Kasım 2023-BURSA
  • 09 Ekim 2023-İSTANBUL
  • 13 Eylül 2023-ANKARA
  • 06 Eylül 2023-İSTANBUL
  • 05 Eylül 2023-KOCAELİ
  • 01 Eylül 2023-ANKARA
  • 21 Temmuz 2023-RİZE
  • 02 Mayıs 2023-DENİZLİ
  • 15 Nisan2023-İSTANBUL

 

DEMOKRATİK ÖĞRETMEN YAKLAŞIMLARININ ÖĞRENCİLERİN GELİŞİMLERİNE ETKİLERİ

DEMOKRATİK ÖĞRETMEN YAKLAŞIMLARININ ÖĞRENCİLERİN GELİŞİMLERİNE ETKİLERİ

Eğitim insanı zihinsel, duygusal ve davranış süreçleri açısından değiştirme ve dönüştürme faaliyetidir.  Eğitim bu faaliyeti birey üzerinde yürüttüğü işlemlerle gerçekleştirir. Ancak bu işlemler bireye rağmen değil, bireyin yetenek ve ilgilerine uygun olarak ve onun kabul ettiği yöntemlerle yapılmalıdır.

Her insan kendine özgüdür ve sahip olduğu özellikleriyle değerlidir. Eğitim bireyin sahip olduğu yetenekleri keşfetmek ve becerilerini geliştirmek hedefiyle hareket etmeli, onu değiştirip dönüştürürken üretken bir yapıda kendini gerçekleştirmesine katkı sağlamalıdır.

Bireylerin kendilerini serbest ve özgür hissettikleri ortamlarda yeteneklerini keşfetmek ve becerilerini geliştirmek daha kolaydır. Yetenekleri keşfedilen ve becerileri geliştirilen bireyler de daha üretken olurlar. Bu bağlamda bir ülkenin bilim ve düşünce alanında büyük insanlar yetiştirmesi ve gelişmesi eğitim ortamlarının otokratik veya demokratik olmasıyla yakından ilgilidir. Otokratik ortamlarda uygulanan maddi veya manevi baskıdan dolayı bireylerin kendini gerçekleştirmesi zordur. İnsanın kendini ifade etmesi, fikirlerini özgürce beyan edebilmesi, farklılıklarının toplum tarafından kabul görmesi onu daha üretken yapan önemli etkenlerdir. Düşündüğünü ifade edemeyen bireyler zamanla düşünme tembelliğine düşerler. Düşündüklerini serbestçe ifade edebilen insanlar ise ister kabul görsünler isterse reddedilsinler bu durum onları her şeye rağmen üretmeye teşvik eder.

Otoriter yönetimlerde bireyleri belli bir fikre ve düşünce yapısına yönlendirme daha sık görülen uygulamalardır. Demokratik yönetimlerde ise bireyler farklı düşünmeye teşvik edilir. Toplum için bir tehlike söz konusu olduğunda farklı fikirlerin toplumun menfaatleri doğrultusunda bir noktada buluşmasına yönelik bireylere eğitim verilir.

Ülkenin yönetim şekli ve eğitim yaklaşımları dışında anne-baba ve öğretmenlerin otokratik veya demokratik yaklaşımları da gelişim ve öğrenme açısından bireyler üzerinde etkilidir. Geleneksel yapıda, öğretmen merkezli eğitim vermeye alışmış ve buna yatkın olan öğretmenler daha çok “Öğrencilere kendi isteklerimi nasıl yaptırabilirim?” sorusunu sorarken aslında öğrencilerin, koyduğu kurallara uyarak kendi isteklerine boyun eğmelerini, kendileri ne isterse öğrencilerin de onu yapmaları gerektiğine inanır ve bunu uygulamaya koyarlar. Bu öğretmenler otoriteyi sağlamak için sadece kendilerinin koyduğu kuralları aracı olarak kullanırlar. Bu yaklaşım ve uygulamalar otokratiktir ve bireylerin gelişmesine engel olurlar.

Demokratik yaklaşıma sahip öğretmenler “Öğrencilerimin gelişimlerine nasıl katkı sağlayabilirim, öğrencilerime değerli olduklarını nasıl hissettirebilirim, onları yaratıcı ve üretken kişiler haline nasıl getirebilirim?” sorularını sorarlar.

İtaat kültürü ile yetişen öğretmenler öğrencilerinin de kendilerine itaat etmelerini beklerler. İtaat bilinçli bir tercih ise ve gerekli ise saygı duyulmalıdır. Ancak öğretmen öğrencilerin belli bir doğrultuda davranmasını zorla sağlamaya çalışıyorsa bu itaat keyfidir. Baskıcı ve otoriter öğretmenler öğrencileri bir özne olarak değil bir nesne olarak görmeye eğilimlidirler. Bu bağlamda otoriter öğretmenler nesne olarak gördükleri öğrencilere kendi isteklerine uygun bir şekil vermeye yönelirler. Bu yöneliş bireylerin özgüvenlerini yok eden ve üretkenliklerini törpüleyen bir yaklaşımdır.

Öğrenci görür ve yapar. Öğretmenin ne söylediğinden ziyade ne yaptığı önemlidir. Bu sebeple demokrasiyi öğretmenin en uygun yolu onu uygulamalı olarak göstermektir. Öğretmen otokratik yaklaşımlardan ne kadar uzak durur, demokratik uygulamalara ne kadar yer verir ve öğrencilerin bunları yaşamasına ne kadar fırsat tanırsa onların bu konuda kendilerini geliştirmelerine de o kadar katkı sağlamış olur.

Öğrencilerin yeteneklerini keşfetmek, becerilerini geliştirmek, sağlam karakterli, yaratıcı ve üretken olmalarını sağlamak için öğretmenlerin otokratik yaklaşımlardan uzaklaşıp demokratik bir ortam oluşturmaları gerekir.

Bir sonraki yazıda bu konunun devamı olarak “Demokratik Ve Otokratik Öğretmen Yaklaşımları Üzerine Karşılaştırmalı Bir Değerlendirme” başlığı altında pratik yaklaşım ve uygulama örneklerini tablo halinde sizlerle paylaşmaya çalışacağım.

Muhammet YILMAZ

Öğretmen-Eğitimci-Yazar

Web: www.muhammetyilmaz.com

Twitter: https://twitter.com/muhammet_yilmaz